Sepetim 0
Sepetinizde ürün bulunmuyor

Suret PerdesiSahne Sanatları ve Dervişler

Aynı Gün Gönderim
90,00 TL
- +
120,00 TL
%25
9786254086137
706252
Suret Perdesi
Suret Perdesi Sahne Sanatları ve Dervişler
90.00

“Bu hayâl-i âlemi gözden geçirmektir hüner
Nice Karagözleri mahvetti suret perdesi”

Hayat sandığımızdan çok daha renklidir. Günlük yaşam içerisinde sıradan görünen karşılaşmalar hiç beklenmedik neticeler doğurur. Yan yana gelmeyeceğini düşündüğümüz nice insan kaderin cilvesiyle bir araya gelir, karşılaşır. Her karşılaşma bir iz bırakır; bu izler bazen hatıraların satır aralarında, bazen bir romanda, bazen bir resmî evrakta saklanıverir. Bütün bu -görünüşte- anlamsız izleri bir araya getirmek, bunlardan anlamlı bir hikâye çıkarabilmek de tarihçinin/yazarın anlatım ve muhakeme kudretine kalır.

İşte, elinizdeki kitap, kaybolan nice hayattan kurtarılmış birkaç parçadan ibarettir. Bu iki kapak arasında sahne kariyeri için tekkesini terk eden yahut mucitlikle uğraşan bir şeyhi, İstanbul’u güldürürken kendisi tekke meydanında gözyaşı döken bir dervişi, şöhretli şairlerin ve yazarların tekkelerle alakasını buldukça kâh şaşıracak, kâh eğlenecek, kâh hüzünlenecek, ancak her şeyden önce suret perdesinde bir dem görünüp kaybolan nice ismin ayak izlerini takip edeceksiniz. Bu yolculukta fakir yazarınız yalnız size eşlik edecektir.

Yol halidir, sürç-i lisan edersek affola!

5 Sahne sanatlarına alakanız varsa kaçırmayın, şayet alakanız yoksa da kaçırmayın. Benim de bu sanata ilgim ortalama bir Türk vatandaşının hatırı sayılır derecede üstünde değildi. Ancak kitap mühim. Zira bu kitapta Mustafa B. Bozkurt Beyefendi, titiz bir araştırmadan sonra, ön sözde gizlice vadettiği üç şeyi yerine getiriyor: Bunların ilki kulaklarınız pasını silecek cinsten bir Türkçe. Lisanımızın yalnızca haberleşmek için kullanılmadığını ya da herhangi sınavdan ibaret olmadığını hissettirecek kadar neşeli, geniş ve hakikaten kıvrak bir üsluba sahip. İkincisi tarihin hodbin, abus şahsiyetlerin bir resmigeçidi olmadığını, bilakis günümüz insanının çok daha alıngan, sınırlı ve dar ufuklu olduğunu göreceksiniz. Üçüncüsü ise sadece burnunun ucunu görmeye muktedir, elli senelik bir maziye sahip bir millet olmadığımızı -hiç söylenmemesine karşın- hissedeceksiniz. Kantolar besteleyen şeyhler, yüksek memuriyetini bırakıp Karagözcü olanlar, oradan oraya sürülen kumpanyacılar, yetmiş iki millet boy gösteriyor kitapta. İsimlerin aklınızda kalması hiç mühim değil. Lakin kitaptan size kalan tortunun lezzeti ve şuuru her yaştan okuyucuyu etkileyecektir. Ezcümle, okuyunuz ve okutunuz.
Kitabınız sepetinize eklendi
Kapat